ECZACIBAŞI DYNAVİT CEV KUPASI ŞAMPİYONU

Alev ANAKÖK (Konuk Yazar)
14 Nisan 2022
348

ECZACIBAŞI DYNAVİT

CEV KUPASI ŞAMPİYONU

 

Türk Voleybolu’nun lokomotiv kulüplerinden Eczacıbaşı, Avrupa’da ki başarılarına bir yenisini daha ekledi ve CEV Kupası’nı 2. kez müzesine taşıdı.

Böylece turuncu- beyazlılar, 2015 de uzandığı Şampiyonlar Ligi Kupası, 2015 ve 2016 yıllarında elde ettiği 2 Dünya Kulüpler Birinciliği, 1 Kupa Galipleri Kupası ile birlikte Uluslararası Şampiyonluk sayısını 6 yükseltmiş oldu. 

Eczacıbaşı Dynavit’in CEV Kupası Finali’nin İstanbul da oynanan ilk maçında Stuttgart’ı 3-1 (25-19, 22-25, 25-20, 25-17) yendiği ve avantaj elde ettiği maçı izledikten sonra rövanşın çok zor olacağını düşünmüştüm. Çünkü bu sezon seyrettiğim hiç bir müsabakada bu kadar iyi defans yapan bir ekip görmemiştim.   

8- 8,5 metre cıvarına uzun servisler atarak topun file önündeki pasöre gelmesini zorlaştıran, iyi blok yerleşimi yapan, bloğun boş bıraktığı alanlarda bekleyerek rakibin sayı bulmasını zorlaştıran, yani voleybol alfabesinin ilk harfi “A” yı iyi uygulayan Stutgart’ın, seyirci desteğiyle bu defans gösterini daha da öne çıkaracağı endişesini yaşamaya başladım. 

İlk karşılaşmada yıldızlaşan ve kazanmamızı sağlayan Boskovic (34 sayı: 28 hücum, 4 blok, 2 servis) Almanya’da da şüphesiz ki en büyük kozumuz olacaktı. Yukarıda değindiğim özellikte ki ekipleri yenmenin tek yolu, sert hücum yaparak rakibin topu oyunda tutmasını engelemek olduğu için Sırp oyuncunun (ilk müsabakayı bize böyle getirmişti) ayni performansı göstermesi yeterli olacaktı.

Nitekim Boskovic yine sahneye çıktı (27 sayı: 20 hücum, 3 blok, 4 servis), arkadaşları da ona ataklarıyla eşlik edince İstanbul da defans gösterisi yapan Alman ekibi bu özelliğini sahaya yansıtamadı. Bu da işimizi kolaylaştırdı. Böylece ilk iki seti 25-18, 25-21 alan turuncu- beyazlılar müsabaka bitmeden şampiyonluğunu ilan ettiler. 2-0’ın ardından yaşanan rahatlama 18-25 ile durumu 2-1 yapsa da son seti 26-24 koparan takımımız mücadeleyi 3-1 ile noktalayıp CEV Kupası’nı 2. kez kazanmanın mutluluğunu yaşadı.

Bir gün sonra bu kez Challenge Kupası’nı müzesine götürmek için Ankara’da ki ilk maçı 3-0 (25-20, 25-22, 25-23) alan Halkbank, Fransa da rövanş için sahaya çıktı.   

Başkent ekibi iyi oyun ve güzel bir skorla avantajı eline geçirmişti ama Narbonne kolay lokma olmadığını zaman zaman ortaya koyduğu dirençle göstermişti.

Nitekim seyirci desteğini arkasına alınca başa baş, dişe diş bir mücadele ortaya çıktı. İlk seti 22-25 verdik. 22-25 ile 1-1’i yakaladık. 3. set karşılıklı sayılarla 18-18 gelindi. Maçın başından beri çok etkili servisler atan Narbonne 2 sayı öne sıçramayı başardı: 20-18. Bu andan sonra bir türlü rakibi yakalayamadık. Seti 23-25 kaçırdık. 4. seti de 19-25 verince iş “Altın Sete” kaldı. 

Bundan sonrasını anlatmak çok zor. Şampiyon ekibin belirleneceği bu zor mücadeleye 1-4 geride başlamamıza karşın çabuk toparlandık. 5-5. 8-7. Saha değişiminden sonra Fransızlar kaçtı: 9-12, 10-13. Bırakmadık. 14-13 öne geçmeyi de başardık. Ama yakalandık. Sonra onlar kaçtı, biz eşitledik. Ne var ki 19-19 da aldıkları 2 sayıyla Altın Set’i 19-21 kazandılar.

Tabi ki kupanın Ankara’ya gelmemesi tüm voleybol severleri üzdü. Ancak verilen büyük mücadele hepimizi fazlasıyla gururlandırdı.

Gelelim 2 takımımız Fenerbahçe OPET ile Vakıfbank’ın kozlarnı paylaştığı Şampiyonlar Ligi Yarı Final maçlarına.

Mart ayının son günü oynanan ilk karşılaşmayı Vakıfbank 3-1 (25-21, 25-20, 22-25, 25-18) alarak final yolunda bir adım öne geçti.

Beklediğim kadar iyi bir maç olmadı. Oysa güzel başlamıştı. 14-14’e kadar  karşılıklı sayılarla gelindi. Ev sahibinin etkili servisleri, sarı- lacivertlilerin oyun kurmasını engelleyince 19-14 oldu. Bu avantaj seti 25-21 Vakıfbank’a getirdi.

2. Set sarı- siyahlıların üstünlüğüyle geçti. Bir ara fark 8 sayıya kadar  çıktı: 20-12. Sonuçta 25-20 ile 2-0 oldu. 

3. set başa baş başladı. 17-16 dan sonra hızlanan Fenerbahçe 22-25 ile skoru 2-1 yapsa da, oyunun kontrolünü eline geçiren Vakıfbank 25-18 aldığı setle karşılaşmayı 3-1 kazandı.

Maçta gözüme çarpanlara gelince; stresten olsa gerek bazı oyuncular ortalarda pek görünmediler. Örneğin Vakıfbank’ın silahı Haak (% 27 hücum yüzdesiyle 11 sayı, 1 de bloktan toplam 12 sayı üretebildi), Fenerbahçe de Eda 3, Meliha 3 sayıyla maçı tamamladılar. 

Sarı- Siyahlılarda Brezilyalı Gabi (22), Sarı- Lacivertlilerde Vargas (25 sayı) ile müsabakanın flaş isimleri oldular.

2 takımının pasörü de orta oyunculara 27 pas attı. Bu topları ev sahibinde Zehra 7, Ogbogu 7 sayıyla değerlendirirken, Fenerbahçe de Eda 3, Popovic 5 sayı da kaldılar.

Blok sayılarında Vakıfbank rakibine 12-6 üstünlük sağladı. Bunda Gabi’ye, Vargas’a geç blok yapılamamasının da etkisi vardı. Ancak şunu da ilave etmeliyim ki; 2 ekip de 1. Seti; 1’er blok sayısıyla, 2. Seti Fenerbahçe’nin blok sayısız, 3. Seti Vakıfbank’ın 1, sarı- lacivertlilerin 2 blok sayısıyla bitirmesini böylesine üst düzey oyunculara sahip iki takımların hanesine eksi olarak yazdım.

Servis karşılama da istatistik değerler birbirine çok yakınken, sarı- lacivertliler servisden alınan sayılarda 7-2’lik bir üstünlük elde ettiler.

Rövanş ilginç oldu. Fenerbahçe rakibini yenmenin en önemli yolunun çok etkili servisler atmaktan geçtiğini bilerek oyuna girdi. Yani çok sert servis atma riskiyle müsabakaya başladı. Bunun ilk adımı da Naz dan geldi. Vakıfbank servis karşılamada zorlanınca hücumlar köşelere yöneldi. Sarı- Lacivertlilerin iyi blok yerleşimi, Gabi’nin bloklarda kalan atakları derken 5-0 oldu. Bu başlangıç servise gelen diğer oyuncularında riske devam etmesiyle sarı- siyahlılar oyuna bile giremediler: 25-14.

İstatistiklere bakınca; Fenerbahçe servisten 3 ace, bloktan 5 sayısı alırken, sarı- siyahlılarda sadece 1 blok sayısı vardı.

2. Sette birincinin tekrarı gibiydi. Riskli sert sevisler yine 5-0’lık başlangıç. Sonra 14-8. Vakıfbank toparlanır gibi olsa da aradaki farkı ancak 3 sayıya kadar indirebildi: 16-13. Devamı gelmedi: 25-20.

3. set karşılıklı sayılarla başlayınca Fenerbahçe oyunun başından beri yüklendiği yani risk aldığı servisleri yumuşattı. Bu da denge getirdi. Çok keyif veren başa baş bir mücedele ortaya çıktı. 17-16’dan sonra Vakıfbank 3 sayılık fark (17-20) yakalayıp 24-25’e kadar önde gelsede bu büyük çekişmeden galip çıkmayı başaran sarı- lacivertli ekip oldu: 28-26.

İlk müsabakayı Vakıfbank 3-1, rövanşı Fenerbahçe 3-0 kazandığı için  finale gideni belirleyecek “Altın Set” e geçildi.

Dengede başlayan oyun da 4-3 den sonra Gabi’nin blok autları ortaya çıktı: 4-7. Bu avantajı korumayı başaran Vakıfbank seti 11-15 alarak devler

Ligi’nde 8. kez final oynama hakkını yakaladı.

Süper Final 22 Mayıs’ta Slovenya’nın Ljubljana kentinde oynanacak. Rakip geçtiğimiz sezon da finalde buluştuğumuz Imoco Conegliano oldu. O karşılaşmayı kaybetmiştik ama Dünya Kulüpler Şampiyonası Finali’nde İtalyan ekibini yenerek zirveye çıkmıştık. Şimdi tüm sporseverlerin dileği sarı- siyahlıların yeni bir başarıya imza atarak kupayı 5. kez ülkemize getirmesi.

Liglere gelince; 2 devreli mücadeleyi bitirdik. Şimdi sırada 1-4 ve 5-8 Play-Off’ları var. Sultanlarda Vakıfbank, Eczacıbaşı Dynavit, Fenerbahçe OPET, THY şampiyonluk, Galatasaray, PTT, Aydın B. Belediyesi, Kuzeyboru 5-8 için kozlarını paylaşacaklar. Karayolları ile Yeşilyurt’un lige veda ettiklerini de ilave edeyim. 

Efeler de; Halkbank, Fenerbahçe, Ziraat Bankkart, Arkas 1-4, Spor- Toto, Galatasaray, Bursa B. Belediyesi, Allpower Akü Cizre Belediyesi 5-8 için mücadele edecekler. Bingöl Solhan Spor ve Afyon Belediye Yüntaş ise ligden düştüler.

Öte yandan Sultanlar Ligi’nin yeni takımları; İlbank, Çukurova Belediyesi, Efeler’in ise, Bitlis Türşad ve Hatay Spor oldular. Bu 4 ekibi de tebrik ederim.

Bu arada Alpaslan Endüstri Erkekler 1. Voleybol Ligi’nin heyecanı yüksek final grubu maçlarına değinmeden geçmek istemiyorum. Çok güzel karşılaşmaları keyifle izledim. Bu kadar çekişmeli olacağını açıkcası beklemiyordum.

Hele 3-2 biten Akkuş Belediye- Hekimoğlu maçının 5. setinin 42-40, son gün Hatay – Akkuş Belediyeleri arasında ki karşılaşmanın yine 5. setinin

31-33 sona ermesi eminim ki hafızalardan kolay kolay silinmeyecektir.  

Efeler Ligi’ne çıkamasalarda bu güzel anları bize yaşatan Ordu Akkuş Belediyesi ile Bursa Hekimoğlu Global Connec Travel BVİ takımlarına verdikleri bu büyük mücadeleri için alkışlarımı yolluyorum.

68. Gillette- Milliyet Yılın Sporcusu Ödül Töreni yapıldı.  A Milli Kadın Ekibimiz, “YılınTakımı”, Antrenör Giovanni Guidetti, “Yılın Antrenörü”, Simge Aköz de; Otokoç 2. El Voleybolun Güvenilir Eli  ödüllerine layik görüldüler.

Bu yıl, bunun gibi bir çok ödüle imza atan “voleybolumuz” bizleri yine gururlandırdı. Eminim bu güzel başarılar katlanacak ve branşımız ülkemizin yüz akı olmaya devam edecek...  



YAZARIN DİĞER YAZILARI

Create Account



Log In Your Account