AVRUPA KUPALARI
Bir tarafta
lig, diğer tarafta Avrupa Kupaları, Kasım ayında bizlere voleybol dolu günler
yaşattı.
Hele ayın
son haftasının 3 günü öyle bir Avrupa trafiği yaşadık ki (Salı 3, Çarşamba 5,
Perşembe 3, toplam 11 müsabaka) sadece bu karşılaşmaların sonuçlarını ve setlerini buraya alıp ikişer satırlık
yorum yapsam yazıyı bitiririm.
Bu durumdan
şikayetçi miyim? Asla.
Tek sıkıntım
“ayni güne denk gelen maçların hangisini salonda izlemeliyim” kararsızlığıydı.
Birini tercih etsem, aklım diğerinde kalacak ikilemini, sonunda salonda ki
heyecanı yaşamasam da, oyun içinde takımların defans yerleşimlerini izleyemesem
de çareyi istemeye istemeye televizyon
karşına oturmakla çözebildim.
Tabii ki iş
sadece bu üç günle bitmedi. Kasım ayı içinde Avrupa’da başka müsabakalarda
vardı. Özellikle Erkekler Şampiyonlar Ligi’nde Halkbank’ın ve Ziraat Bankart’ın
deplasmanda oynadıkları ve kazandıkları grupta ki ilk maçlarının tadı
damaklarda kaldı. Avrupa serüvenine tüm voleybol severleri keyiflendiren bu 2
galibiyeti hatırlatarak başlamak istiyorum.
Halkbank’dan
başlayalım. Hepimiz çok iyi biliyoruz ki deplasmanda İtalyan liginde üst
sıralar için mücadele eden takımları yenmek öyle kolay bir iş değildir.
İşte
ekibimiz bunu başardı. Hem de Viacenza karşısında 3-1 (25-19, 25-18, 19-25,
25-21) kazanarak.
Bir hafta
sonra Halkbank, ilk maçını galibiyetle kapatan Alman ekibi Berlin Recyçling
Volleys ile Ankara da karşılaştı. Çok çekişmeli bu mücadeleyi de 3-2 (19-25,
25-21, 19–25, 29-27, 15-10) alarak 2 de 2 yaptı.
Küçük bir
istatistiki bilgi vereyim; Nimir 18, Earvin 13, Perrin 12, Matic 10 sayıyla
galbiyette önemli rol oynadılar. Halkbank 20 servis kaçırdı, 7 sayı aldı.
Berlin 28 servis kaçırdı, 7 sayı buldu. Bloklar 10-11.
Bir başka
Başkent Takımımız Ziraat Bankkart da Şampiyonlar Ligi’ne Belçika deplasmanın da
Knack Roeselare’yi 3-1 (25-19, 19-25, 26-24, 26-24) yenerek start verdi. Son
iki setteki büyük çekişmeyi televizyondan izlerken, inanın zaman zaman
nefesimin kesildiğini hissettim. Bu yüzden son sayıları odayı dolaşarak
geçirebildim.
Kazanmak,
özellikle de deplasmanda kazanmak ne güzel şey değil mi?
Takımımız
evinde oynadığı ikinci müsabakada, Avrupa’nın bu en büyük kupasının favorileri arasında gösterilen,
geçen sezonun şampiyonu Grupa Azoty Kedzierzyn Kozle ile kozunu paylaştı.
Çok zor bir
maç olacağını ama kaybedeceğimizi düşünmüştüm. Ters köşe oldum. Böyle yanılmaya
tabi ki can kurban.
26-24, 25-22
ile 2-0 öne geçtik. Sonra 18-25, 19-25 ve 2-2 oldu. Müthiş bir set, 15-12 ile
3-2 galibiyet.
Bu büyük
başarıda her oyuncunun payı vardı. Ancak Arslan’ın pas dağıtımının, Anderson’un
23, Bedirhan’ın 16, Ter Maat’ın 15 sayısıyla
daha öne çıktıklarını da vurgulamam gerekiyor. Özellikle hücumda 12 pas
alan, 8 sayı bulan ve 7 blokla maçı tamamlayan Bedirhan’a alkışlarımı
yolluyorum.
Öte yandan
Kadınlar Şampiyonlar Ligi’nde grup müsabakalarımız da devam ediyor.
Fenerbahçe 3
de 3 yaptı. (Calcit Kamnik- Slovenya 3-0, deplasmanda Potsdam- Almanya 3-0,
Polonya da Budowlani Lodz 3-0 yendi).
Vakıfbank 2
galibiyet 1 yenilgi aldı (Mulhouse- Fransa 3-0, Jedinstvo- Sırbistan 3-0,
Allianz Milano- İtalya 0-3).
Ayni şekilde
Eczacıbaşı da (Vasas Budapest- Macaristan 3-0, Maritza Plovdiv- Bulgarstan 3-0,
Savino Del Bene Scandicci- İtalya 0-3) 3 de 2 ile yoluna devam ediyor
Aslında
burada konuşulması gereken, takımlarımızın seviyemizde olmayan rakipler
karşısında aldıkları galibiyetlerden çok, Şampiyonlar Ligi’nde bizim gibi zirve
hesabı yapan İtalyanlara kaybetmemiz.
Hadi
“Eczacıbaşı, liginde 7 galibiyet, 2 yenilgiyle 4. sırada bulunan Scandicci’ye maçı 1-3 (14-25, 27-25, 25-27,
23-25) verdi ama müsabaka deplasmandaydı. Üstelikte ilk seti saymazsak, diğer
setler yakın bitti. Ayrıca İstanbulda
yenerek grubu yine de ilk sırada bitiririz” diye kendimizi teselli edebiliriz.
Ancak
Vakıfbank’ın, şu anda İtalya Ligi’nde 8 galibiyet, 1 yenilgiyle ayni puana
sahip Novara’nın ardında 3. sırada yer alan Allianz Vero Volley Milano’ya hemde
seyircisi önünde, farklı biten setlerle 0-3 ( 17-25, 17-25, 16-25)
mağlubiyetine bir mazeret bulmakta zorlandığımı belirtmeliyim.
Neyse ki
daha yolumuz uzun ve gruplardan sonra ki etaplarda kazanarak, geçen sene olduğu gibi 2 Türk Takımımın
finalde buluşmasını hep birlikte görebiliriz.
CEV Erkekler
de, Fenerbahçe, Avusturya da Hypo Tirol İnnsbruck’a 2-3 kaybettiği
karşılaşmanın rövanşını 3-1 (32-34, 28-26, 25-19, 25-19) alarak, 16 ekibin
kozlarını paylaşacağı 8’li Final Turu’nda Draisma Dynamo Apeldoorn (Hollanda)
ile eşleşti.
Ayni turda
Arkas da, Bulgaristan da 3-0 ile geçtiği Neftohimik Burgas’ı İzmir ‘deki
rövanşta da 3-0 (25-22, 25-17, 25-15) mağlup etti. Böylece yeni rakibi Çek
Karlovarsko oldu.
Kadınlarda
ki tek temsilcimiz THY ise, 8’li Final’in ilk maçında Fransa da 2-1 öne geçtiği
mücadele de Levallois’e 2-3 kaybetti. Tabi ki ekibimizin İstanbul’da ki rövanşı
kazanarak yoluna devam etmesini bekliyoruz
Erkekler
Challenge Kupası 16’lı Final Turu ilk maçın da AOP Kifisias’i (Yunanistan) 3-0 mağlup eden Galatasaray, rövanşı da ayni
sonuçla (25-17, 25-23, 25-20) aldı. Takımımızın 8’li Final Turu’nda ki rakibi
Macar Penzügyör Budapest.
Kadınlar
8’li Final Turu ilk müsabakalarında Nilüfer Belediyesi, Avusturya da Oberbank
Linz’i 3-2 (33-35, 25-18, 25-13, 22-25, 15-11) yenerek işi kolayladı.
Galatasaray
ise, İstanbul da Wiesbaden’e 2-3 (22-25, 16-25, 27-25, 25-21, 13-15) yenildi ve
tur şansnı ikinci karşılaşmaya bıraktı.
Yukarıda söz
ettiğim gibi, sadece Kasım ayında oynadığımız Avrupa Kupaları sonuçlarını
yazdım, sayfamın büyük bir bölümünü doldurdum.
Editörümüz
Enver Bağlarbaşı’nın “yine uzun yazmışsın” diye söylenmesine kulaklarımı
tıkayarak liglerde ki bazı maçlardan da söz etmem gerekiyor.
Özellikle bu
ayın Fenerbahçe için güzel sonuçlarla kapandığını söylemeliyim. Erkek de; 8
günde 3 önemli galibiyete imza atıldı.
Önce ezeli
rakibi Galatasaray karşısında 0-2 geriye düştüğü karşılaşmayı 3-2 kazandı.
Bu maçta
öyle 2 set yaşadık ki tadı damaklarda kaldı. İlk set 35-33 Sarı- Kırmızılıların
olurken, 5. seti 15-17 Fenerbahçe aldı.
Bu
müsabakanın hemen 3 gün sonrası Sarı- Lacivertliler, ilk seti 25-27, 5. seti
15-13 biten zorlu mücadele de Ziraat Bankkart’ı 3-2 geçti.
Bu hızla
Fenerbahçe, İzmir de Arkas’ı da 0-3 mağlup etmeyi başardı (2. set 26-28 bitti).
Bu 3 güzel
sonuca bir ekleme de kadın takımından geldi. Onlar da, hem de deplasmanda
Vakıfbank’ı 3-1 (26-24, 25-20, 21-25, 25-20) yenmeyi başardılar.
Beklediğimiz
kadar iyi bir maç olmadı. Hatalar çok fazlaydı. Vakıfbank 11, Sarı-
Lacivertliler 19 servis kaçırdı. Servis karşılama, hücum yüzdelerinde
Fenerbahçe daha iyiydi. Bloklarda da 9-13 üstünlük sağladılar.
Bu arada
ilginç bir not düşeyim; 2. sette Vakıfbank’ın 1, kazandığı 3. sette ise bloktan
sayısı yoktu.
Hani bir laf
vardır; “Perşembe’nin gelişi, Çarşamba’dan bellidir” diye, Vakıfbank’ın 3 gün
önce THY’i 3-1 (25-23, 27-25, 17-25, 25-23) geçerken ortaya koyduğu performans
sanki bu yenilginin sinyali gibiydi.
Netice de
güzel ve voleybol dolu bir Kasım ayını geride bırakmış olduk. Umarım gelecek
günlerde de bu keyfimiz sürer.